Dereotu (Anethum graveolens), ana vatanı Asya olan ve ülkemizin hemen hemen her bölgesinde bolca yetişen bir bitki türüdür. Yaklaşık olarak bir metreye kadar uzayabilir ve kendine has çok hoş bir kokusu vardır. Özellikle sonbahar aylarında toplanır ve genelde çiğ olarak tüketilir. Ancak, çeşitli tariflerde de kullanılabilir; örneğin, dereotlu poğaça, dereotlu simit ve patatesli dereotlu kek gibi tariflerde karakteristik koku ve tat sağlar.

Dereotu, içerdiği bolca vitamin ve mineraller sayesinde tam bir vitamin deposudur. Fosfor, magnezyum, bakır, potasyum, kalsiyum, demir, çinko, A ve C vitaminleri açısından oldukça zengindir. Sadece bir tutam dereotu, bir yetişkinin A vitamini ihtiyacının %45'ini, C vitamini ihtiyacının ise %40'ını karşılamaktadır. Bu sayede, vücudumuzun sürekli dirençli kalmasını sağlar, toksinlerin ve fazla tuzların vücuttan atılmasına yardımcı olur. Aynı zamanda iyi bir kalsiyum kaynağı olduğu için kemik ve diş sağlığı açısından da çok önemlidir. Dereotunun faydaları saymakla bitmez; işte diğer bazı faydaları.

Dereotu, içerdiği çeşitli uçucu yağlar sayesinde kişiyi sakinleştirir ve bu sayede rahat bir uyku uyumasına yardımcı olur. Bu uçucu yağlar, doğal bir sakinleştirici etkisi gösterir ve uykusuzluk sorununa karşı etkili olabilir.

Dereotunun sindirim sistemine yardımcı olduğu ve idrar söktürücü özelliği göz önünde bulundurulduğunda, düzenli olarak tüketildiğinde anne sütünü arttırdığı gözlemlenmiştir. Bu, emziren anneler için önemli bir doğal destektir.

Dereotu, kalsiyum açısından çok zengin olduğu için kemik ve diş sağlığı açısından çok önemlidir. Kemiklerde gelişebilecek mineral kaybını önler ve osteoporoz riskini azaltır. Özellikle çocukların kemik sağlığı ve gelişimi açısından da faydalıdır.

Gaz sorunu birçok insanın kabusu olmuştur. Dereotu, içerdiği birçok faydalı vitamin ve mineraller sayesinde gaz sorununu ortadan kaldırır. Gazdan dolayı oluşabilecek karın kramplarını önler.

Dereotu, yapılan araştırmalarda ve bazı deneylerde, vücuttaki insülin seviyesini olumlu bir şekilde değiştirdiği ortaya çıkmıştır. Dereotu, adeta doğal bir insülin görevi görmektedir ve diyabet hastaları için faydalı olabilir.

Dereotu, içerdiği bolca vitamin ve mineraller sayesinde, vücudumuzu dışarıdan gelecek olan mikroplara karşı mükemmel bir şekilde korur. Bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı direnci arttırır.

Dereotunun hoş kokusu, ağız ve nefes spreyi gibi kullanılabilir. İçerdiği uçucu yağlar, iyi bir mikrop kovucudur ve ağız içindeki mikroplara karşı koruma sağlar. Bu sayede ağız hijyenine katkıda bulunur.

Dereotu, içerdiği antioksidanlar sayesinde vücudumuzu kansere karşı korur. Kanser oluşumunu tetikleyebilecek unsurları ortadan kaldırır ve hücre yenilenmesini destekler.

Dereotu, içerdiği vitamin ve uçucu yağlar sayesinde, romatizmal hastalıkların ağrılarını azaltabilir. Anti-inflamatuar özellikleri ile romatizma ve artrit gibi rahatsızlıklara karşı etkili olabilir.

Dereotu, damarları genişlettiği ve kan basıncını düşürdüğü için kolesterol seviyelerini de düşürür. Bu sayede kalp sağlığını korur ve kalp atışlarını düzenler.

Dereotunun hoş aromalı kokusu, lapa haline getirilip özel bölgelere uygulandığında, mikrobik sorunların temizlenmesine yardımcı olabilir. Bu, özellikle kadın hastalıkları için doğal bir tedavi yöntemi olabilir.